Takım Olmak

UEFA gitti. Lig gitti. Elde kaldı kupa.

Yapılması gereken nedir? Yapılmaması gereken nedir?

Önce takımdan başlayalım. Antalya maçında ve Kiev'deki maçta daga takım gibi takım görür gibi olduk. Yani Kiev bir faciaydı tamam ama kendini düşünen yoktu gibi.

Antalya maçında Quaresma vardı. Quaresma'yı sevmeyen Beşiktaşlı yok. Quaresma'ya sallamaya kimsenin hakkı da yok.

Fakat bazen bencil olduğu aşikar. Bunu aşmanın tek yolu var. Quaresma'yı 2. adam yapmak. Guti zaten kaptan. 1. adam o şu anda. 2. adam da Simao gibi gözüküyor.

Quaresma'nın Porto yıllarını hatırlayın. Sahada takımın lideri. Beşiktaş'ta taraftarın gözbebeği. İlk göz ağrısı. Simao ve Quaresma takımın 2. lideri olmalı. Artık o kendi aralarındaki mesele. Sorun olacağını zannetmiyorum.

Takım savunması yapamıyoruz. Bu gün gibi ortada. Bunu 2011 yaz kampında çözebileceğimizi düşünüyorum. Hatta ligin son haftalarında bile olabilir. Takım oturacak. Sistem oturacak. Takım savunması ana düşünce olacak. Bu sistemde bir takım olmalı Beşiktaş, Schuster ise takımı oturtmalı.

Artık kadro seçiminde istikrarlı olacağını düşünüyorum. Necip Uysal'ın taktiksel kırmızı kart görmesi falan fistan hikayesi. Daha doğrusu böyle olsun istiyorum. Herkesin kafasında bir ideal 11 vardır. Bence yabancılar üzerine kurulu değil de daha dengeli bir takım olmak daha mantıklı olan seçenek. Yani yerli oyuncular takım için çok kıymetli olduklarını bilmeli. Kalede tartışmasız Cenk olmalı. Defansımız Ekrem - Sivok - Ersan - İsmail şeklinde olmalı. En önemli bölge orta alanın göbeği. Ne çok ofansif ne çok defansif bir göbek olmalı. Örneğin Aurelio - Ernst ikilisi bence ağır kalıyor. Asıl ideal göbek Ernst - Necip şeklinde olmalı. Necip ilk 11'in değişmezi olmalı. Ernst'e laf bile söylemiyorum.

Sağ ve sol açıkta Simao - Quaresma ikilisi Beşiktaş'ın en büyük silahı. Forvet arkası Guti Haz. ve tek forvetimiz, daha zinde, daha çevik, daha atik, daha istekli ve kontratı yenilenmiş bir Bobo. Bobo böyle oldukça bu takımın vazgeçilmezi olur. Bizim zaten hala vazgeçilmezimiz. Schuster'in de vazgeçilmezi olacaktır. Özetleyecek olursak :

Tabi bunlar sakatlık olmadığındaki seçimler. Bence takım otururusa ne Fener ne Trabzon ne Galatasaray ne de başka herhangi bir takım durabilir önümüzde. Takım olmalı. Abi kardeş ilişkisi olmalı. Yedekler dert etmemeli oynamamayı. Zaten kasap liginde oynadığımızdan illa onlara ilk 11'de yer açılır.

Gaziantep Belediye maçında Schuster Dayı'nın Trabzon maçını düşünerek oynamayan, hamlamış, maç eksiği olan oyuncuları oynatması gerek. Onur olur, Umut olur, Erhan olur, Fernandes olur.

Ben takımıma da hocama da güveniyorum. Akıllı taraftar 6 ayda harikalar yaratılmasını beklemez. Sadece sabreder. Sonuna kadar da takımının hocasının yanında durur. Yeter ki Dayı'yı bırakın işini yapsın.

Size inancımız, güvenimiz tam Beşiktaş'ın evlatları.