Beggining
File
Contact
Subscribe our Feed
Blogger
Beggining
Beggining
Beggining

28 Şub 2011

Ekrem Dağ..

0 yorum


Ligin ilk yarısında oynanan Fenerbahçe maçında talihsizce sakatlanan ve uzun süre sahalara dönemeyen bir futbolcunun hikayesi :).Dönüşü gerçekten şaşırtıcı ve müthiş oldu desek abartmış olmayız herhalde özellikle son 2 maçta attığı iki gol geri dönüşünün sinyallari olsa gerek.Savunma anlamında elinden geleni yapıp hücumda da sürpriz koşularıyla gol yollarında etkili olmaya başladı umarım böyle devam eder.

Guti > Einstein

0 yorum


Guti Hazretleri'nin attığı gol maç öncesi yayında Lig Tv kameraları önünde Guti'ye sallayan ERDOĞAN ARICA 'nın hocalık kariyerine girsin..

Beşiktaş ! - Murat Dinçer

0 yorum


Ben bir Beşiktaş'tır tutturmuşum.. oh ne iyi..
Beşiktaş'lı içkiler içip sarhoş oluyorum ne güzel,
hoşuma gitmiyorsa rengi denizlerin,
biraz Beşiktaş sürüyorum güzelleşiyor,
şarkılar söylüyorum, şiirler yazıyorum Beşiktaş üstüne,
saatim her zaman Beşiktaş’a beş var
ya da Beşiktaş’ı beş geçiyor..
ne yana baksam gördüğüm o,
gözümü yumsam aklımdan Beşiktaş geçiyor..

bana sorarsanız mevsimlerden Beşiktaş'tayız,
günlerden Beşiktaşertesidir,
odur gün gün beni yaşatan,
onun siyahı sarmıştır sokakları,
onun beyazıdır şafakta gördüğüm, akşam kızıllığında o..

başkasını övmeyin yanımda gücenirim,
Beşiktaş’ı övecekseniz ne ala, oturabilirsiniz,
bir kadehte sizinle içeriz Beşiktaş'lı,
iki laf ederiz, onu siz de seversiniz benim gibi,
ama yağma yok Beşiktaş’ı size bırakmam,
alın tek kat elbisemi size vereyim,
cebimde bir on liram var onu da alın gerekirse,
ben Beşiktaş'ı düşünürüm, üşümem
üç kere adını tekrarlarım, karnım doyar,
parasızlık da bir şey mi,
ölüm bile kötü değil Beşiktaşsızlık kadar..

ona uğramayan gemiler batsın,
ondan geçmeyen trenler devrilsin,
onu sevmeyen yürek taş kesilsin,
kapansın onu görmeyen gözler,
onu övmeyen diller kurusun,
iki kere iki dört elde var Beşiktaş
bundan böyle dünyada;
aşkın adı Beşiktaş olsun..

Antalyaspor-Beşiktaş Maçı Anketi

0 yorum

27 Şub 2011

Vurma Bizi Sabri Reyiz

0 yorum


Boz Baykuşlar'ın İBB-Galatasaray maçındaki pankartları...

Kemp ve Çetesi

0 yorum

Maç öncesi kime sorsanız bu maçın Beşiktaş’ın alacağını söylerdi ve beklenen de oldu. Maçı Marcelus Kemp’in oynadığı ve oynamadığı kısımlar olarak ele almak lazım. Özellikle ilk periyot sadece bir ikilik denemesinden yararlanamayan Kemp denediği bütün şutları sayıya çevirdi ve kalitesini gösterdi. Serkan Erdoğan’ın da çok güzel oyunla katkı yapması ile henüz 1. Periyotta 32 sayı bularak belki de bu senenin hücum açısından en iyi oyununu oynadı takımımız. 2. ve 3. Periyotta Kemp oyuna pek dahil olmadı ama Ignerski alışılageldik oyunu ile farkı korudu. Son periyotta ise yine Kemp devredeye girdi ve farkı artırarak güzel bir galibiyete en büyük katkıyı sağlayan isim oldu.
Geçen hafta Aliağa Petkim karşısında atılan 98 sayıdan sonra bu haftada 92 sayı atılması Beşiktaş CT’nın ligin en iyi hücum yapan takımlarından olduğuna inandırıyor artık bizleri. Özellikle de Ergin Ataman geldikten sonra yapılan Serkan Erdoğan, Hüseyin Beşok ve Marcelus Kemp transferleri ile bu noktaya gelindi. Likholitov’un sakatlığı sırasında neredeyse bütün yük Ogilvy’deydi ve her maç takımı 20’nin üstünde attığı sayılarla sırtlıyordu. Hüseyin Beşok ise ilk geldiği sıralarda henüz tam verimle oynayamıyordu. Şu ana baktığımızda ise Hüseyin Beşok’un iyi performansı ve daha toparlanamayan Likholitov’un vasat oyununa rağmen çabalaması bile Ogilvy’den daha fazla verim almamızı sağlıyor. Serkan Erdoğan ve Kemp için ise söylenebilecek çok fazla bir şey yok cidden. Serkan Erdoğan kendini kanıtlamış bir milli basketbolcu ve böyle devam ederse Türk Milli Takımının formasını yeniden giyebileceğini düşünüyorum. Kemp ise Ergin Ataman’ın son transfer tercihi oldu. Chris Lofton ve Oliver Lafayette transferlerinin gerçekleşmemesi sonrası alındı. Chris Lofton Türkiye’de iyi işler yapmış bir basketbolcu olmasına rağmen çoğu basketbol sever Lafayette ve Kemp’i tanımıyordu. Benim merak ettiğim ise son tercih Kemp bu kadar iyi biriyse neden son tercih oldu. Çünkü kaybettiğimiz Banvit maçında oynamasını dilerdim ama önemli olan şu an burada olması ve istikrarlı bir şekilde takıma katkı sağlaması.
Endişelendiğim tek konu ise savunmadaki zaafımız. Ergin Ataman geldiğinden beri daha iyi savunma yaptığımız gerçek ama Bornova gibi kötü hücum eden defalarca 24 saniye süresini harcayan bir takım karşısında çok sayı yediğimizi düşünüyorum. Umuyorum ki bunlara da çare bulunacaktır. Son olarak söylemek istediğim şey taraftarın bu takımın maçlarını izlemeye gitmesidir. Birkaç sene öncesinde gösterilen ilgi tekrar gösterilirse mutlu olacağımız zamanları görebiliriz.

BORNOVA BELEDİYESİ: 72 - BEŞİKTAŞ COLA TURKA: 92

Salon: Ege Üniversitesi
Hakemler: Murat Biricik, Sami Özel, Fatih Arslanoğlu
Bornova Belediyesi: Collins 14, Soner 12, Smith 13, Ümit 9, Ffriend 19, Serdar, Sensley 2, Umutcan 3
Beşiktaş Cola Turka: Chatman 13, Serkan 18, Kemp 35, Cevher, Oglivy 2, Likholitov 8, Bekir, Mustafa, Cüneyt, Hüseyin 6, Ignerski 10
1. periyot: 19-32
Devre: 52-33 (Beşiktaş Cola Turka lehine)
3. periyot: 53-69

Sezer Özmen

26 Şub 2011

Umut Kaya ile Söyleşi..

6 yorum



Zaman zaman A takımımızda da görev alan A2 takımımızın değerli kalecilerinden Umut Kaya bizleri kırmayarak hem kendisi hem de Beşiktaş konusunda çeşitli açıklamalarda bulundu.

1-Beşiktaş denilince aklına ilk ne geliyor ?


Şuan da Beşiktaş benim hayatım :)

2-Boş zamanlarında neler yapıyorsun ?


Pek boş zamanım olmuyor açıkçası. A2 takım A takım idmanları bazen izin yapmadan 10 gün idman yaptığım oldu,fırsat buldukça kız arkadaşıma ve aileme vakit ayırıyorum.

3-Nasıl başladı futbol hayatın ?

Futbolu hep çok sevdim ama 7 yasında basketbol oynuyordum. Basketbol benim için hem tutku hem de boyumun uzaması için yaptığım bir spordu. Yine de mahalle arasında arkadaşlarımla futbol oynamayı çok severdim. Ama diğer çocukların aksine ben kaleye geçmeyi ister, atlamayı zıplamayı tercih ederdim. Arkadaslarımında desteğiyle futbola 9 yaşında Özalibeyköy kulubünde başladım. 15 yaşında Beşiktaş’a transfer oluncaya dek futbol ve basketbolu beraber yürüttüm. Hava toplarımın iyi olmasının öncelikli nedeni basketboldur.

4-Dünya futbolundan örnek aldığın kaleciler ?


Casillas & Higuita

6-Gelecekte taraftarın seni nasıl hatırlamasını istersin ?

Umarım Beşiktaş'a kalıcı olabilirim. Ardından taraftarların hakkımda kaleci Umut vardı efsane oldu,çok iyi kaleciydi.Ruhuyla oynardı demesini isterim.

7-Hangi forvete karşı kaleni korumak isterdin ?

Şuan aklıma bir isim gelmedi.

8-İdmanlarda Bobo,Almeida ve Nobre'den hangisi seni daha çok zorluyor ?

Hepsi zorluyor hepsi çok iyi futbolcular ama ben BoBo 'nun en iyisi olduğunu düşünüyorum.

9-Beşiktaş'ı tribünde de destekleme şansın oldu mu ?


Evet Eski açık'da maç seyrettiğim oldu :)

10-Cristiano Ronaldo mu yoksa Messi mi ?


Ronaldo

11-Bundan sonrası için yakın ve uzun vadedeki hedeflerin neler?

Öncelikli hedefim Beşiktaş'ın kalesini koruma ve kalıcı olmak tabi ki. Ardından Milli takım :) Ve Beşiktaş'a olan borcumu ödedikten sonra Avrupa da oynamak istiyorum. Manchester United :)

12-Başka sporlara ilgin var mı ?

Küçükken de oynadığım için basketbol severim.

13-Hangisini tercih ederdin ? La bombonera'da bir Boca-River derbisi izlemek mi? Yoksa İnönü'de Beşiktaş-Fenerbahçe maçı mı?

Zor bir soru.. Beşiktaş Fenerbahçe derbilerini kaçırmıyorum.Düşünüyorum da bir Boca-River derbisi izlemek isterdim kesinlikle.

14-Genç futbolcuların takım içinde `abi` dediği birileri vardır. Senin Beşiktaş`ta `abi` dediğin futbolcumuz kim?

Benim için Rüştü , Yusuf ve İbrahim Üzülmez çok özeldir. İbrahim Toraman ve Nihat'ta abidir :)

15-Futbolcu olmasaydın hangi mesleği icra ederdin ?

Tiyatro okumak isterdim.

16-Yemekten zevk aldığın ve uzak durduğun yiyecekler neler ?


Herşeyi yerim :)

17-İnternette en çok hangi sitelerde geziyorsun ?


İnternette pek gezmiyorum açıkcası,girdiğimde Facebook,bazı haber siteleri ve araba bakıyorum genelde :)

18-En beğendiğin film hangisi ?


Cesur Yürek

19-Umut Kaya bizi diskoya götürür mü? :)

Gece hayatını seven bir yapım yoktur. Herşeyin yeri zamanı var diye düşünüyorum ve özellikle istanbul'da gece kulübüne gitmem. Yaz tatilinde neden olmasın. :)

20- NBA takip ediyor musun ? Ediyorsan tuttuğun takım ve sevdiğin oyuncular neler ?

Çok takip ettiğim söylenemez ama Los Angeles Lakers :)

21-PES'teki en büyük rakibin kim ?

Cenk Gönen :)


Blog ailesi olarak bizleri kırmayıp sorulara içten ve samimi bir şekilde cevap veren kalecimiz Umut Kaya'ya çok teşekkür ediyoruz,umarız en yakın zamanda kendisini daha iyi yerlerde görürüz,İnönü'de nice kurtarışlarını izlemek dileğiyle... :)

Not: Mezarımdabile Blog Özel Haberidir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

25 Şub 2011

Eskisi Gibi Mutlu Olsak Yine

0 yorum

Ülke Puanı

0 yorum


UEFA takım katsayıları

TÜRKİYE
Takım Puan
1.Beşiktaş 14.5
2.Bursaspor 5
3.Galatasaray 2.5
4.Fenerbahçe 1
Toplam: 23

Seviyoruz Komalardayız - Video

1 yorum

Azize ve Sansar - Medyatip Show 4.Bölüm

0 yorum

Kobe Bryant "The Black Mamba"

0 yorum

TARİHTEN DERS ALIN

0 yorum

Beşiktaş, uzun yıllardır yaşadığı sıkıntılarından ve yükten kurtulmak için daha sistemli bir takım olmak zorunda…

Geçmiş yıllarda yaşanan sıkıntıların yeniden nüksetmemesi içintaraftarın yarattığı bu baskıdan artık vazgeçmesi gerekiyor…

Buyurun Barcelona’nın 2003– 2004 sezonunda aldığı hezimet skorlar;

Malaga 5 – Barcelona 1

Racing Santander 3 – Barcelona 0

Yine aynı sezon Barça o kadar kötü bir başlangıç yaptı ki, 7 karşılamada sadece 2 galibiyet alarak taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattı...

Barcelona gibi bir Dünya takımı için bu skor ve tablo büyük bir değişim için yeter de atar bile...

O sezon Barcelona sadece Şampiyonluk stresi ortadan kalktığında istikrarlı bir grafik çizmeyi başardı. Kritikmaçlarının büyük bölümünü kazanamayarak, 38 karşılaşmada 72 puan toplayabildi…

Barcelona gibi bir takım için büyük bir hezimet…

O yıl Barcelona efsanesinin temellerini atan Frank Rijkaard, Joan Laporta’nın arkasında durmasıyla makine düzeniyle işleyen bir takım yarattı…

Şimdi bizler o uzay takımı olarak tarif edilen Barça’nın futbolcularını ağzımız açık takip ediyoruz…

O Rijkaard yıllar sonra G.Saray'a geldi, büyük umutlarla…

Başarısız sonuçların oluşturduğu grafik, taraftar ve medya baskısı yarattı. Ve Rijkaard gönderildi…

Hatırlayın ne dedi medya Rijkaard’a;

Egosu yüksek…

Türkleri sevmiyor…

Futbolumuzu küçümsüyor…

Ve daha nice aşağılamalar!

Benzeri değil, birebir aynısı şimdi Schuster’e yapılıyor…

Rijkaard, Barcelona efsanesinin temellerini attığında farkı bir adam mıydı?

Burada ne değişti?

Aynı adamdı ve maalesef medyanın ayak oyunlarıyla sonu hızlandırıldı…

“Sabırlı olun Schuster’de ‘uzay takımı’ yaratacak.” demiyorum

“Beşiktaş, sistemli ve güçlü bir takım kimliğine kavuşacak” diyorum…

Schuster’in tezgahını kuranların oyununa alet olmayın…

Üç beş başarısız sonuçtan sonra Beşiktaş’ı kaybedecek değiliz…

Onların o tezgahında akıttıkları kanlar daha kurumadı…

Başarıyı çok sevmeyin, Beşiktaş’ı daha çok sevin…

Alınan sonuçlar çok ağır, ancak hoca kovmak ile sonuçlar anında düzelmeyecektir…

Tarihten ders alın. Sadece ‘bir aşk hikayesini’ yaşayın…

Ve bu aşkı 'lütfen' daha fazla garipleştirmeyin…

##

BİR KAÇ ANEKDOT

"Schuster gençleri oynatsın" diyenler; İsmail'i protesto edenler...

"Luce gelsin, Schuster gitsin" diyenler; Luce'nin giderken arkasına teneke bağlayanlar...

"Ernst nasıl oynatılmaz" diyenler; 3 maçta 12 gol yiyen takımdaki Ernst'e sallayanlar...

"Ferrari’yi kovun" diyenler; sezon başı Ferrari kalsın diye Hoca'yı ve Zapo'yu ıslıklayanlar!..

"Bobo olsa kaçırmazdı" diyenler; Dinamo Kiev maçlarını gözleriyle izlemeyenler...

“Schuster gitmesin kalsın" diyenler; yedi yıldır bu takımın nasıl yönetildiğini, Türk futbolunu ve medyasını çokiyi bilenlerdir!

Benim gözümde...

**

MENFAAT İÇİN YABANCI ÖNCELİĞİ İSTİYORUZ

Federasyondan bir açıklama dikkatlice okuyun;

"Son dönemde kamuoyunun gündeminde olan doping testleri ve sonuçları ile ilgili TFF Dopingle Mücadele Kurulu ile görüşmeler yapan TFF Yönetim Kurulu, futbol alanında faaliyet gösteren kişi ve kurumların menfaatlerini korumasını ana öncelik olarak görerek, maç sonrası kura ile seçilen oyuncuların doping kontrolünde alınan numuneleri, Hacettepe Üniversitesi Doping Kontrol Merkezi yerine Köln'deki merkeze gönderilmesine karar verdi."

Federasyondan yapılan açıklamadaki şu cümleyi "futbol alanında faaliyet gösteren kişi ve kurumların menfaatlerini korumasını ana öncelik olarak görerek" tekrar tekrar okuyun...

Atatürk'ün canını emanet ettiği doktorları kabul etmeyen, ama hakemlerini bulunmaz hint kumaşı zanneden bu federasyondan da başka bir açıklama beklenmezdi...

O zaman hakemler için de yabancı önceliği istiyoruz...

Neyi görerek mi?

"Futbol alanında faaliyet gösteren kişi ve kurumların menfaatlerini korumasını ana öncelik olarak görerek"

Yazdığınızı...

- FATİH KAYA – HABER1903 -

24 Şub 2011

Guti in Kiev

0 yorum

Bir Derdim Var Bin Dermana Değişmem Asla - Video

0 yorum


Sevinmek için sevmedik biz seni 
Sen yenilmişsin umrumda değil ki! 
Şereftir bu yolda senle yürümek
Hep kol kola bir gün değil, her gün Beşiktaş!
Bir sevda düşün ki senin uğruna 
Yağmurda çamurda arma aşkına 
Siyahla-beyazla şu hayatımda 
Bir derdim var bin dermana değişmem asla!

Umudun Adı : Beşiktaş...

0 yorum


Saldır Beşiktaş'ım oleeeeeeeeeey !

23 Şub 2011

Olmazı Oldursan Be Dayı

0 yorum

Şimdi bir şeyi çok merak ediyorum. Dinamo Kiev maçının ardından kendi kendime sordum bu soruyu. Fener maçından sonra merakım daha da bir arttı.
Dinamo Kiev maçı. 2. tur 2. maç. İlk maçtaki skor 1-4.
Lafa olmaz ama diye başlamama bakmayın. Beşiktaş ateşini yüreğinde hisseden her adam 'ulan belki bee' der.


İşte merak ettiğim ve kendimi sormaktan alamadığım şey.
Olmaz ama oldu diyelim kardeşlerim. Beşiktaşımız Dinamo'yu 4-0 ile geçti. O soğukta ve o şartlarda. Canını dişine taktı, vazgeçmedi ve aldı turu.
Türkiye bayram yeri..
Gel gelelim Schuster Dayı'ya ve futbolculara sallayan sözde Beşiktaşlılara.
Acaba yine sallayacaklar mı ? Yoksa Schuster en iyisi, Hilbert, Ekrem, Hakan, Toraman, Ferrari vs. süper mi diyecek ?
Abi ben zaten demiştim geçeriz diye yieaaa ???
Ya renkli uşağı medya ?
Schuster'den muhteşem geri dönüş !
Avrupa Kartalı !
Sizce hangi başlık ?
Şunu unutmayın. Biz ne renkli uşağı basınız ne de sözde Beşiktaşlıyız. Biz o aşkı, o ateşi yüreğinde hissedenleriz. Seni karşılıksız seveniz Beşiktaşım.
Yendin mi ? Ne ala. Bizden mutlusunu bulamazsın yeryüzünde Beşiktaşım.
Yenildin mi ? Olsun. Bizden çok sevenini göremezsin yeryüzünde Beşiktaşım.


Biz seni anamız gibi babamız gibi sevmişiz. Senle uyur senle uyanır olmuşuz. Hasta yatağımızda 'maç kaç kaç' diye sormuşuz.
Biz sana aşık olmuşuz be Kartalım.
Şimdi sen yarın o soğukta çıkacaksın ya maça. Üşüme işte sakın. Yüreğimizdeki ateş cehenneme çevirir Kiev'i.
Bizim için elinden geleni yap, ruhunu koy ortaya.
Yenilsen de farketmez.
Hadi be Beşiktaşım.
Hadi be Dayı. Dayan be Dayı. Bırakma bizi.
Al şu maçı be Dayı.
Hadi be Dayı be..

Resmi Site

0 yorum


En büyük eksikliklerimizden biri olan www.bjk.com.tr'nin yenilenmesi için daha neyi bekliyoruz.

Dayıdan Kiev'e Shaktar Göndermesi

0 yorum


Büyüksün Dayı

Sevimli Mourinho

0 yorum

Adsız Kahpe - Alen Abi'nin Kaleminden

0 yorum


Umutları çıkarttım Kaf Dağı'nın arkasından
Güldü umut
Yok saydım şüpheleri
Vardı umut
Ve lider oldu Beşiktaş.
Ha gayret umut.
Umut İmparatorluğunun yollarına dizilmiştik.
Alkışla iterek.
Ve inleterek.
Tek sermayemiz olan sesimizi sonuna kadar harcayarak her maç yeniden şarj oluyorduk.
Bu nasıl bir olasılık ve kehanet zinciriydi ki her maçın sonuna böyle biterse teknik direktör gider,şöyle biterse "topu" gider algılaması yansıyordu.
Nasıl bir hikmetti ki bu ağızdan çıkan Beşiktaş her hafta ecelle boğuşmak zorunda bırakılıyordu.
Görülmesi gerekenler görülmüyordu da,olması istenenler şekilleniyordu beyinlerde.
Yönetiliyorduk.
Adsız bir kahpenin fermanlarıydı sanki koskoca kasabayı etkisi altına alan.
Namağlup liderliğin tadını çıkaramamak nedir bilir misiniz?
Ben biliyorum.
Hiç kimsenin Beşiktaş'ı falan düşündüğü yok.
Herkes kendi ihtirasına kapılmış.
Bilgi kirliliğinden kirlenilmiş.
Hatta darağacı illa ki adam istiyor.
Buydu zaathallerinin duyurdukları.
Ve ayağa kalktı umut.

Alen MARKARYAN

22 Şub 2011

Şeref Bey..

2 yorum


Gördüğünüz bu fotoğraf Şeref Bey'in yapılışının hemen ardında çekilen ve belkide en orjinal halini ortaya koyan tek fotoğraf.Fotoğrafa bakıldığında o günden bugüne kadar mabedin her yerinde ne kadar çok değişiklik yapıldığını görmek güç değil.Burası nice zaferlere tanıklık etti,nice goller,nice şampiyonluklar gördü.Fakat her şeyin olduğu gibi artık onunda atılan sağlam temelleri zamana ayak uyduramamaya başladı ve yıkım kararı çıktı.

Ortada henüz bir proje yok fakat mayıs aynının sonunda ilk kazma vurulacak gibi.Her neyse daha veda etmeye çok var ondan dolayı şimdilik ufak bir giriş yazalım zamanı geldiğinde herşeyi tüm hatıraları ortaya döker yakışan veda yazısını buradan yayınlarız.Yıkılsa bile yerine gelecek olan eskisi gibi asla olamayacak son olarak bunu da not olarak düşelim.

Beşiktaş Aşktır Aşk

0 yorum

Beşiktaş Wallpaper

0 yorum


Ersan-Simao-İsmail-Nobre

Ferrari'den Savunma

0 yorum

Derbi mağlubiyetinin baş sorumlusu olarak gösterilen Ferrari isyan etti. Lugano'nun maç boyu kendisine sadece İtalyanca değil İspanyolca, Portekizce hatta İngilizce küfür ettiğini, kendisini kışkırtmak için her yolu denediğini, bunu Emre Belözoğlu'nun da duyduğunu ve Lugano'yu uyardığını söyledi. Lugano'nun Emre'nin bu uyarılarına "göz kırparak" karşılık verdiğini, hakemin ise Lugano'nun hiçbir hareketini göremediğini belirtti.

Vücudum mosmor oldu

Lugano tarafından sürekli yumruk ve çimdik darbeleri aldığı için kollarının ve vücudunun üst kısmının mosmor olduğunu belirten Ferrari, "Hiç kimse bu kadar küfüre ve şiddete sabredemez. Bu nedenle Lugano'yu dava etmeyi düşünüyorum" dedi. Quaresma da küfürleri duyduğunu ve böyle bir dava açılması durumunda Ferrari lehine ifade vermeye hazır olduğunu söyledi. Schuster de Ferrari'ye, "Haklı olduğunu biliyorum" diye destek verdi.

21 Şub 2011

Deivson Rogério da Silva Bobô !

0 yorum


6 yıl önce bu takıma geldiğinde taraftarın yarım sezonluk geldiğini,sırf alternatif yedekte oyuncu bulunsun diye alındığı düşünmesine sebep olmuştu.Genç ve ilk kez ülkesinin dışına çıkan bir futbolcuydu.Carlos Zago'nun önerisi üzerine takıma kiralık olarak kazandırılmış fakat pek ümit veren bir oyuncu değildi.İlk maçında Diyarbakırspor deplasmanına Gökhan Güleç'in yanında başladı ve ilk maçında golünü de atmayı bildi.Oynadığı her maç biraz daha performansının üstüne göre koyarak devam etti ve taraftarın gönlünde taht kuran bir oyuncu oldu.

Taraftarın kendisine olan sevgisini boşa çıkarmadı,taraftarla oluşturduğu bağ onun Beşiktaş'a daha çok bağlanmasını ve sanki direk Beşiktaş'ın altyapısında çıkmışçasına Beşiktaş'ı benimsemesine sebebiyet verdi.Bir yabancı oyuncunun bu ruha sahip çıkması çok önemli bir olgudur taraftar bu oyuncunun arkasında ihanet etmediği sürece daima durur ve her zaman desteğini verir.Bobo'da bu değerin hakkını veren bir kaç oyuncudan biridir gözümde.


Attığı her golde taraftar gibi sevinmesi,oynamadığı zamanlarda bile moralini bozmamaya çalışması,her platformda Beşiktaşlılık duruşunu layıkıyla yerine getirmesi onun kulüp adına ne kadar önemli bir isim olmasını anlatmaya yeter umarım.Benim için diğer oyunculardan yeri çok farklıdır Bobo'nun ilk gittiğim maçta İnönü'de çok güzel bir kafa golü vardır.Onun dışında Liverpool,Çifte kupalı senede Ankaragücü'ne attığı kafa golü,Kupa Finalinde İzmir'de Fenerbahçe'ye uzaktan attığı gol,Marsilya'ya attığı gol ve Trabzon'da hem galibiyet golünü atması hem de kaleyi gole kapaması unutulmazlar arasında benim için tabi nice sayamadığım bir çok golü yok değil.Hatırlatalım bugün twitter hesabında Beşiktaş'tan teklif beklediğini söyledi umarım seneye de bizimle olur.Son olarak söylenecek bir şey varsa o da şudur : Bobo'yu Bobo yapan Beşiktaş'tır bundan dolayı da BEŞİKTAŞ'ın esas ÇOCUĞU Bobo'dur !

Renklilere

0 yorum


Orada burda Beşiktaş'a laf sokmaya çalışan özellikle de derbi haftalarında alınan galibiyetlerden sonra ortaya çıkan yüzsüz renklilere:

Soruyorum size Young Boys'a biz mı elendik? Paok'a biz mı vurdurduk? Karpaty Lyiv'e biz mi verdik? Bu haftaki maç 11'e 11 devam ederken Fener mi 2-1 öndeydi? Türkiye Kupası'nı 30 yıldır biz mi alamıyoruz? Yeni Malatya'ya biz mi yenildik? Ne diye bu çekememezlik.ŞEREFLİ İKİNCİLİKLERİN takımıyız derken sadece lafta değil söylediğimiz.Son olarak da lafım size ergen esprileri yapan Fenerliler ''Q7 ve Ferrari'ye biniyoruz'' derken oturduğunuz yere dikkat edin.

Bobo yönetimden haber bekliyor!

1 yorum


Twitter üzerinden taraftarlarıyla buluşan Bobo, önemli bir mesaj verdi. ''Bizi terketmeyeceksin, değil mi?'' sorusuna ''Sözleşme yenilemek için Beşiktaş'ı bekliyorum.'' cevabı ile bir anlamda yönetime sitemde bulundu.

Biz de ona buradan bir kez daha sesleniyoruz. BİZİMLE KAL BOBO!  Daha birlikte kazanacağımız nice zaferler var!

Çocuklar İnanın Vol.2...

4 yorum

Beşiktaş'ın mevcut kadro yapısında geleceğini oluşturacak oyuncuların ele alındığı birinci bölümde Ersan Gülüm Adem ve Cenk Gönen'den bahsedilmişti.Son bölümde ise ele alınacak 2 oyuncu İsmail Köybaşı ve Necip Uysal hakkında birer ufak incelemeden bahsedilecektir.

Türk Futbola özkaynak düzenini getiren ve altyapı kavramının diğer tüm kulüplere uygulanmasına neden olan Beşiktaş'ın son yıllarda altyapıdan çıkarttığı belki de en önemli oyuncu Necip Uysal'dır.Geçen sezonun başından itibaren yavaş yavaş kadroya giren ve geçen sezonun 2.yarısıyla beraber ilk 11'de yer bulan bu senede kadroda bulunduğu mevkide Fabian Ernst'ten sonraki en önemli oyuncudur.Yaklaşık 2 sene içerisinde A Takıma kadar yükselmiş ve Guti,Ernst,Simao gibi oyuncularla yaptığı idmanlarda onlardan öğrenecekleriyle kendinden olan potansiyeli ortaya çıkarması işten bile değil.


Necip tüm altyapı takımlarında ve Ümit Milli takımda forvetin arkasında oyuna yön veren klasik tabirle 10 numara oynayan bir oyuncuydu.Fakat gerek Schuster gerek Mustafa Denizli defansın önünde 2 tarafı oynamaktan daha çok kesici olarak ortasahada görev verilmiştir.Topu saklama ve ayağın oynaması onun sade bir görüntüye bürünmesine neden oluyor belkide fakat futbol bilgisinin her geçen gün geliştiğini düşünüyorum.Bunun dışında oynadığı maçlarda topla yaptığı ani manevralarda adam eksiltmesi belki en önemli artısı.Karabük maçında Almeida'nın sayılmayan golündeki verdiği pas buna örnek verilebilecek cinsten bir oyun anlayışıdır.Kendini biraz daha güçlendirebilirse gelecek sezon değişilmez olması işten bile değil.

Son oyuncumuz İsmail Köybaşı'na baktığımızda,malum olaydan önce o bölgeye ambargo koyan İbrahim Üzülmez'in arkasında geçen sezonun başında kulübe kazandırıldı.Hırsı ve öğrenme konusundaki isteği onun için bir avantaj fakat oyun içindeki süreksizliği ve bindirme konusundaki eksikliği onun hücum konusundaki en büyük sorunlarını oluşturmuyor değil ama çalışarak bu açığı çok rahat kapatabilir.


Quaresma ve özellikle Simao'nun İsmail'in oyununa kanat oyuncusu olarak öğreneceği ofansif yönünü çok rahat geliştirebileceği açık ve ortada umarım bu tip oyunculardan bu şekilde yararlanabilir.Tek alternatif olarak bu kanatta olan İsmail eğer gelişim aşamasında gerileme değilde ilerlemeyi seçerse bu takımın uzun süre o kanadını savunabilecek tek oyuncusu olacaktır.

Bu iki oyucunun gelecekte Beşiktaş'ın en iyileri arasında yer almaları zor değil özellikle Necip'in.Necip,Metin Tekin gibi ruha sahip ender oyunculardan biri ve şu anda bu ruhun tek temsilcisi konumunda ve her daim bu takımda ilk 11'de çıkmalı çünkü yerinin en iyi 2.oyuncusu bence unutmadan ufak bir dipnot daha Quaresma'nın transferinde eğer Necip'i İnter'den başka bir kulüp isterse önceliğin İnter'de olacağını da hatırlatalım.Kim bilir belkide ileride Cambiasso'nun yerinde Necip olur.

Metin Tekin

0 yorum

80'li yılların sonları, bir Beşiktaş-Boluspor maçı sırasında Hakem, Beşiktaş'ın net 2 golunu vermez, Boluspor'a havadan bir penaltı verir.Maç çığırından çıkmıştır. Beşiktaş'lılar neredeyse sahayı terk etmeyi dusunurler. Boluspor 2. golu de atar.Metin Tekin santrayı yapmaz bekler.Hakem düdüğü bir daha çalar, ama Metin hala topa dokunmaz.Hakem, "Metin neden başlamıyorsun?Bak kart çıkartırım!" der.Metin cevap verir: "Hocam sahanıza geçin de başlayalım."

Yar Ettirmeyiz Dayıyı

0 yorum

Bu Fotodan Ne Anlam Çıkarmalı ?

0 yorum

İstikrar ve Sabır

0 yorum


Bazı şeyler sabır ister. İstikrar ve sabır başarıyı getirir. Hiç bir kulüp 0 dan yapılanmaya girdiği sene başarılı olamaz ! 2. ligden 1. lige çıkan takımlardan bile buna örnek olarak Karabük ve Buca nın durumlarını görürsünüz. Karabük destek için futbolcu aldı Buca takım yeniledi ve sonuç ortada.

Bazıları Schuster gitsin diye orda burda atıp tutuyorlar.Peki soruyorum onlara.Schuster gidince kim gelecek? Yanı başımızda Gs örneği varken neye bu acele? Schuster gitsin Luce gelsin o gitsin Benitez gelsin o da gitsin ben geliyim...Bunun sonu yok.Futbolda en öenmli şey istikrar.Bunları düşündekten sonra karar verme sırası taraftarda.Kim gibi olmak istiyoruz.Man Utd,Arsenal mı yoksa yıllardır süre gelen Türk takımları mı?

Haydi Kalk Ayağa Yürü Güneşe - Video

0 yorum

Oğuz Sarvan

0 yorum

Beşiktaş'ını Satan Ferrari

0 yorum


Ferrari sabaha kadar da özür dilese, kafasında Beşiktaş ve futbolu çoktan bitirmiş zaten. Dikkat etsin de bir gece yarısı İbrahim Üzülmez maskeli birisi onu sıkıştırmasın!

Ali Ece

Herkese Nasip Olmaz Beşiktaşlılık...

0 yorum


Dakikalar 90 diyor, tribündeki onbinlerce Kartal Yürek her şeye rağmen ‘Gücüne güç katmaya geldik’ diye gürlemeye başlıyor. Ömürleri boyunca kendi sahanda, derbi maçında 4 yiyip böyle bir tepki vermek nasıl bir duygudur görmemiş, bilmemiş Fenerbahçe taraftarı belki kıskançlıkla, daha da olası bir ihtimalle, tamamen anlayamadıkları için, bu haykırışla alkışlayarak dalga geçebileceğini sanıyor.
Ve tüm kaybettiklerimize rağmen; asla onlar gibi olmayacağımızı, asla bizim gibi olamayacaklarını hatırlatıyorlar bize.

Burası Kapalı

Haydi Kalk Ayağa

0 yorum


"Kaybetmekten korkma! Birşeyi kazanman için bazı şeyleri kaybetmelisin. Ve unutma! Kaybettiğinde değil, vazgeçtiğinde yenilirsin!" Che

NİYET VE DİYET

0 yorum


Skoru bir kenara bırakırsak Beşiktaş – F.Bahçe derbisi bence bu sezonunu en kaliteli karşılaşması oldu…

Beşiktaş, Necip’in kaleleri şaşırmasıyla yenen gol sonrası biraz bocalamadı, fakat bu gayet normaldi…

Neticesinde zaten varolan bir baskı erken yenen golle sinirleri biraz yıprattı…

Beşiktaş maçın 3’te birlik dönemini taraftarın müthiş desteğine rağmen biraz sıkıntılı atlattı…

Ekrem’in bencil ama şahane vuruşu gol olunca derin bir nefes aldık ve gerçek kimliğimize büründük…

İlk yarıda Beşiktaş’ın akıcı ve tempoyu düşürmeden oynama isteğine anlamsız düdüklerle balta indiren Çakır, ikinci golün gecikmesine neden oldu…

Beşiktaş’ın üç kez ciddi atak girişimini avantaj kuralı uygulamayarak kesmesi, çıkartmadığı bir kırmızı kart ya da çizgiyi geçen toptan daha büyük bir skandaldır…

Federasyonun hakemi topun çizgiyi geçmediğini görmedi diyelim, ee peki atağın devam ettiğini de mi algılayamadı?

Çakır’ın iyi niyetli bir hakem olmadığını çok net bir şekilde anlayabilirsiniz…

Buna rağmen dakikalar ilerledikçe derbi maç bana Beşiktaş – Bucaspor karşılaşması izlenimi verdi…

Golle beraber gidişat skor anlamında da o yöne doğru gidiyordu ki, bir köşe vuruşu sonrası Ferrari’nin akıl almaz dirseği tüm gecenin içine etti…

Ferrari’nin hareketi kırmızı karttır ve bedeli yani diyeti ağır bir şekilde ödetilmelidir…

Gelelim olayın aksiyon tarafına, tartışmasız bir Lugano faulü var, avantaj kuralı nedir bilmeyen ve tüm Beşiktaş ataklarına düdüğüyle kan doğrayan Çakır, bu kez Lugano’nun faulünde düdük çalmadı…

Lugano’nun dirseği Ferrari’nin boynuna sert bir şekilde geldiğinde zaten o top yere düşmeden düdüğün çalınması gerekiyordu…

Niyetini belli eden bir hakem olduğu için aksiyonu takip etti ve faulden sonra gelişen harekete kırmızı kartını çıkardı…

Bu Ferrari’nin yaptığı hareketi hafifletmez düpedüz ihanet etmiştir, ancak ne olursa olsun niyeti belli olan bir hakemin bu tavrını da gözden kaçırmamak gerekiyor…

Devamında olasılıkların azaldığı ve 10 kişi kalan Beşiktaş’ın gardının düştüğü dakikalarda Schuster’in hamle hatası sonu hızlandırdı…

Skor dengedeyken Necip – Aurelio değişikliği yerine Almeida – Fernandes değişikliğiyle orta alanda frene bassaydık böylesine bir mağlubiyet almazdık diye düşünüyorum…

Ferrari oynamış, Sivok oynamış pek mühim değil ya da Bobo – Almeida…

İsimler arasında dağlar kadar fark yok…

Haftalardır bağra basılan, oynamıyor diye isyan edilen Ernst’in yaptığı hatanın devamında gelen golden sonra (birkaç istisna dışında) bu takımda kimsenin yerinin garanti olmadığı düşüncesindeyim…

Birkaç vasat futbolcu dışında aşağı yukarı kim oynarsa oynasın aynı senaryo işleyecektir…

Karşılaşmanın gol sonrası travma dönemi ile 10 kişi kalınan dakikalar arasında Beşiktaş’ı çok beğendim…

Herkesin de aynı fikirde olduğunu düşünüyorum…

Bu futbolun kazandırması için sezon sonu futbolcu kadrosunda ciddi yapılanmalar olması gerekiyor…

Özellikle müdafa kısmı tamamen revize edilmeli...

Teknik kadro değişikliği çözüm olmaz…

Federasyonu, hakemleri, vasat futbolcuları eleştiriyoruz…

Sonrasında teknik kadroyu yerden yere vuruyoruz…

Hatalar yapılıyor fakat Schuster’in işi futbolculardan daha zor ve zamana ihtiyacı var…


Altı ayda Avrupa Ligi Şampiyonluğun, Lig Şampiyonluğun ve Türkiye Kupası Şampiyonluğun bir arada gelmesi mucize bir beklenti olurdu…


En azından durumun farkındayız, bir şeyler kötü gidiyor ve bunu düzeltecek olan bizi gelecek sezona hazırlayacak olan Schuster’dir…

Yeni bir maceraya atılmanın zamanı da değil sırası da!

**

Son olarak gelelim şampiyonluk yarışına…

Niyeti belli olan bir organizasyonun diyeti bakalım bu sezon nasıl bir senaryo ile karşımıza çıkacak…

Denizli ve “iki iki mi?”den sonraki üçüncü filmi gerçekten çok merak ediyorum…

- FATİH KAYA - HABER1903 -

Ne Fark Eder Kartal Sen Her Gün Yenilsen

0 yorum

Tüm olanlara inat şerefli ikinciliklerin takımını tuttuğum için gurur duyuyorum.En kötü gün bugünse bugün de Beşiktaş ulan !!!

20 Şub 2011

Ne Farkeder ?

1 yorum


Yine atsan da yine coşsan..



Yine çıksan üzerine..



Yine coşsak hep beraber.



Yine desen kalk ayağa diye..

Ha yendin ha yenildin. Ne farkeder ? Alayına gitmez mi ? Gider !

19 Şub 2011

Erman Toroğlu - Boru Reklamı

1 yorum


Ne zamandır paylaşmak istemiştim.Bugüne kısmetmiş.

Özgür Kartal - BJK TV

0 yorum

Yar Ettirmeyiz

0 yorum

18 Şub 2011

Kapalı ve Quaresma..

0 yorum


Kötü geçen bir akşamda belki de gözüken en güzel karelerden biri golden sonra armayı öpüp soluğu kapalının önünde alan bir dünya yıldızının görüntüsü.''Asi Ruh'' kavramının takım içerisindeki tek temsilcisi kendisi,Pascal sonrası ortaya çıkan boşluğu dolduran yegane isim.Son dakikada hırsına yenik düşmüş olsa bile,İyi ki senin gibi bir oyuncumuz var !

Çocuklar İnanın Vol.1...

0 yorum

Beşiktaş aldığı yıldızların yanını mutlaka yetenekli ve bu yıldızların yanında sırıtmayacak yerlileri yanlarına adapte etmelidir eğer bu hamle başarıyla gerçekleştirilirse takım içerisindeki forma rekabeti ve oyundaki mücadelenin üst seviyeye taşınması mümkün olacaktır.

Yapılması gereken yerli hamlesi belki de transfer dönemi gerçekleşecektir ama unutmayalım ki Beşiktaş'ın geleneklerinden olan gençlere önem verilmesi unutulmamalıdır.Geçtiğimiz senelerde yapılan gereksiz harcamalar yerine kulüp içerisindeki oyuncular değerlendirilmelidir.Bu oyunculara bakıldığında mevcut kadro içerisinde Cenk Gönen,Ersan Adem Gülüm,Necip Uysal ve İsmail Köybaşı'ndan oluşan dörtlü yıldızların yanını doldurabilecek birer rol oyuncuları,görev adamları olmaları muhtemeldir.

Tek tek bu oyuncuları ele almaya başlarsak oynadığı mevkiden dolayı Cenk Gönen ilk sırada gelmektedir.Rüştü'nün büyük ısrarlarıyla takıma kazandırılan Cenk ilk transfer edildiğinde herkes 3.kaleci olacağını ve önemi az olan maçlarda kaleyi koruyabileceği mutlaka düşünmüştür.Denizlispor'da gösterdiği performans ve o sene küme düşen takımda belki de küme düşmeme konusunda çaba sarfeden tek oyuncuydu kendisi.İlk olarak kaleye geçtiği Villareal hazırlık maçında çıkardığı toplar kendine olan güveninin gelmesini sağladı.Bizler içinde uzun yıllar kalemizi koruyacak kaleciyi bulduk düşüncesinin oluşmasına neden olmuştu.

Görev aldığı her maçta çıkardığı toplar ve birebirdeki mükemmel refleksleri onun ne kadar yetenekli bir kaleci olduğunu bir kez daha bizlere göstermiştir.Çizgi defansı oynayan takımımızda arkaya atılan her topta çıkış zamanlamasında sorun çekmeyen,yan toplarda ortaya koyduğu zamanlamalar önündeki defansın ona güvenmesini sağlamıştır.Yaşadığı talihsiz sakatlık takımı olumsuz etkilese de getirilen özel eldiven onun Fenerbahçe maçında tekrardan kalesine kavuşacaktır ve temennimiz bir daha o kaleden kopmamasıdır.Gelecek 10 yılda herhangi bir sorun yaşamadığı sürece Beşiktaş kalesi emin ellerde olacaktır.

Bir değer genç oyuncumuz Ersan Adem Gülüm ise bu sene defans konusunda sadece bir alternatif daha olsun diye alınmış bir oyuncuydu.Bank Asya'nın en iyi defans oyuncusu olarak Beşiktaş'a kiralık olarak geldi ve herkesin kafasında arasıra forma bulabilecek belki de sadece antreman topçusu olarak alındığını düşünenlerde oldu.Fakat forma aldığı maçlarda ortaya koyduğu performansla birlikte defansın bel kemiğini oluşturan Ersan kısa sürede vazgeçilmez bir oyuncu oldu.Sahada yüreğini ortaya koyması olmayacak toplara bile müdahale etmesi taraftarın gözünde sonsuz bir desteği almasını sağladı.Belki de yaptığı en kritik hamlelerden akılda kalan Portekiz'deki Porto maçında çizgi üstünde topu çıkarmasıydı.
Trabzonspor ile oynanan kupa maçının son dakikalarında Trabzonspor'un ceza sahasında topun çabuk oynanmasını engellemek amacıyla Giray'a doğru yaptığı müdahale onun ciddi bir şekilde sakatlanmasını ve bu sezonun geri kalanında forma giymesini engellemiştir.Hava toplarındaki mükemmel hakimiyeti ve birebir savunmada tek hamleden daha çok rakibin hareket alanını kısıtlayan hamleleri belki de en önemli özelliklerinden bir kaç tanesi.Diğer bir özelliği ise defanstan yaptığı Lucio tipi çıkışlarında Lucio kadar başarılı olmasa da tıpkı defanstaki mücadeleyi ortaya koyması onun vazgeçilmez olmasını bir kez daha ortaya koyuyordur.Transfer komitesi başkanı Serdal Adalı'nın sezon sonunda yapacağı ilk hamle Ersan'ın Beşiktaş takımına kazandırılması olacaktır.Ersan'ın Beşiktaş taraftarına duyduğu saygı ve atılan her golde taraftar gibi sevinmesi onun tribünde gördüğü saygınlığın bir kanıtını ortaya koymaktadır.

İlk bölümde ele alınan bu 2 oyuncunun gerek Beşiktaş gerek Türk Futbolunun geleceğidir.Son yıllarda defans ve kale konusunda sorun yaşayan Türk Futbolunun bu bölgedeki açıklarına kapayacak ve uzun süre hizmet edecek 2 futbolcu olacaktır.Bu sene sakatlanmadığı sürece Cenk kalede devam edecektir ve seneye takıma kazandırılacak sağlıklı bir Ersan'ın takıma vereceği katkıyı tahmin etmek güç değil,Yolunuz Açık Olsun Çocuklar !

17 Şub 2011

Ricardo Quaresma..

0 yorum

Zamanında Pascal Nouma'nın yarattığı ruh anlamındaki etkiyi şu anda ortaya koyan tek futbolcu belkide kendisi.Daha ilk açıklamasında taraftara olan borcunu kanıyla ödemeye hazır bir futbol idolüdür.

Bugün forması için varını yoğunu ortaya koyan ve formanın hakkını son dakikaya kadar vermiştir.Son dakikada yaptığı fevri hareketten dolayı canı sağolsun sonuçta bütün maç yıprandı bir şeyler ortaya koydu ve basit hatalar onun emeğini ortadan kaldırmış gibi oldu ve bir yerde patlama noktasına geldi.Her ne olursa olsun attığın o golden sonra formandaki armayı öpüp gol sevincini yaşaman ayrı bir duygu gerçekten.Geldiğinden bu yana bu taraftar için efsanevi bir futbolcu oldun kolay değil yaklaşık 2 yıl seni bekledik,iyi ki de beklemişiz.

Forza Quaresma #7

Kiev Maçı Tribünler

0 yorum


Gücüne güç katmaya geldik tezahüratının tersine gerçekleştiği bir gündü bugün.Gol atınca destekleyen , gol yiyince susan ve bu suskunluğunu ısrarla devam ettirenleri kınıyorum.Beşiktaş taraftarı bu değildir.Bugün üstümüze düşenleri en az futbolcular kadar biz de yapamadık bunu da kabul etmemiz gerekir.

Erhan Güven ???

0 yorum


 Bu Adam Futbolcuysa Biz Ne Duruyoruz ?

Aldırma Kartal.. Aldırma

2 yorum

Biz Beşiktaş'ız. Biz siyahız. Biz beyazız. Biz aşkın ta kendisiyiz. Biz senin aşığınız. Sen olmadan olmayacağını iyi biliriz. Bu yüzden seni bırakamıyoruz. Üzüntüden ağzımıza sıçsan da, sevinçten ağzımıza sıçsan da.


Seviyoruz işte seni.. Siyahını.. Beyazını.. Yaşattıklarını..

Biliriz ki sana söven de var seni seven de. Üstelik Beşiktaşlısı söver sana. Anlatamazsın derdini.

Olsun be kartalım. Olsun be kartalım. Biz seni seviyoruz ya yeter be kartalım.

Şimdi gel gelelim sana sallayan Beşiktaşlı'ya. Sana tabi sövmez. Senin evladına söver.

Hakan Arıkan... Nobre.. Aurelio..

Ne geçti elimize ? Sövdükte atabildik mi ? İnsanın en pis yeri kıçı. Kesip atabilir mi ? Böyle gerçekler varken neden Kartallar neden ?


O kadar ecnebi taraftarın önünde kendi oyuncusuna sövmek nedir Kartal ? Ben söyleyeyim. ''Sadece yenelim biz en büyüğüz lan !'' dır. Biz zaten en büyüğüz Kartal. Zaten en büyüğüz.

Sövme artık. Islıklama artık. Yapma artık bunu. Bu adamlar bizim formamızı terletiyor.

Bu adamlar o şanlı armayı taşıyan adamlar. Biz renkli değiliz. Biz lig düşsekte yanında olanız.

6 ayda bi teknik adamdan kupa isteyeniz. Yapmayalım be Kartallar. Yapmayalım.

Ele inat, renklilere inat Kartalımıza sahip çıkalım. Unutmayalım biz Beşiktaş'ız. Biz aşkı yaşamayı bilen adamlarız.

Ve işte bu adamlar pazar günü 4 yiyen takımını gırtlağı patlayana kadar destekleyecek adamlardır. Kalede duracak adamı sahadaki 11 renklinin önünde sonuna kadar destekleyecek adamlardır.


Gün birlik günüdür. Gün aşkı yaşama günüdür. Ele inat Beşiktaş demedir.

Forza Schuster

Forza Beşiktaş

Hadi be dayı al gönlümüzü. Umrumuzda değil ne kupa ne şampiyonluk.

Yine arkaya adam kaçıralım. Yine 10 kişi bastıralım.

Hadi be dayı. Hadi güzel günler görelim beraber.

Beyazımız sevinç, siyahımız hüzün. İşte böyle bir şey Beşiktaşlılık !




BESIKTAS DINAMO KIEV ILKER TAHSİN - Video

0 yorum

OPTİK BAŞKAN...

0 yorum

BİRİ ÇIKIP GELSE
HERŞEY YALAN DESE
BU KAPALI SENSİZ
MEZAR OLUR BİZE

GİTTİĞİN YERLERDEN
YER TUT OPTİK BAŞKAN
UNUTMAYACAĞIZ
SENİ SON HOLİGAN